Sağlığını Düşün”    Kalp sağlığınızı korumak için düzenli egzersiz yapın, sağlıklı beslenin ve periyodik sağlık kontrollerinizi aksatmayın.

Kolon Kanseri Hakkında Her şey

Sindirim sisteminin en son kısmında yer alan halk arasında “kalın bağırsak” olarak bilinen bölgede oluşan bir hastalık olan kolon kanseri,  her 20 kişiden 1’inde görülmektedir. Kalın bağırsak, ince bağırsaktan sonra gelen organdır. Ters dönmüş U harfi şeklinde karnın sağ alt tarafından yukarı çıkar ve karaciğer altından dönüş yaparak karnı yatay geçer. Sol üst köşede yerleşen dalağın altına gelir ve yine bir dönüş yaparak sol taraftan aşağı doğru yönelerek rektumla birleşir. Kolon kanseri, kolonda yer alan hücrelerde oluşmaya başlar. Hücre sayısı artıkça, daire şeklinde kolon etrafına yayılır. Düzenli hekim kontrolü ve erken tanı ile kanser hücreleri sadece kolon içi ile sınırlı olarak tespit edilebilir. Erken tanı konamaması halinde ise, kanser yakın organlara, lenf bezlerine ve kan dolaşımı yoluyla karaciğer, akciğer ve diğer organlara yayılım gösterebilir. Bu nedenle kolon kanseri tedavisinde en önemli etken erken teşhistir. Sindirim sistemi kanserleri erken evrede saptandığında saptandığında hastalıktan tamamen kurtulmak mümkündür.

Kolon kanseri her yaşta görülebilir ancak yaş ilerledikçe görülme oranı artar. Ortalama görülme yaşı  65’tir. Ancak değişen yaşam şartları, hareketsiz yaşam ve sağlıksız beslenme kolorektal kaner yaşında düşmeye neden oldu.

KOLOREKTAL KANSERLERDE RİSK FAKTÖRLERİ NELERDİR?

Kolon (kalın bağırsak) kanseri çok sayıda faktörün etkisiyle oluşur. Bunların çoğu veya birkaçının olması durumunda kanser oluşur. Temel olarak bu faktörleri 2 sınıfta kategorize edebiliriz. İlki genetik ikincisi ise çevresel faktörlerdir. Ailesinde kanser ve özellikle kalın bağırsak kanseri vakası bulunanlar risk altında olduğunu bilmeli ve 40-50 yaşından itibaren düzenli olarak tarama yaptırmalı. İleri yaş,

Bağırsak içinde poliplerin varlığı (özellikle de patolojisi adenomatöz tarzda olanlar),

İşlenmiş ve hayvansal gıdaların aşırı, meyve ve sebzenin ise az tüketilmesi ve sigara kullanımı

Aile öyküsü, ailede kolorektal kanser hastalarının bulunması,

Belli süreler içinde bağırsak içi hücre tipini bozarak kansere zemin hazırlayabilecek iltihabi bağırsak hastalığının olması (Ülseratif kolit ya da Crohn hastalığı),

Kadın kanserleri  (Meme, yumurtalık, rahim)

Hareketsiz yaşam tarzı

Yukarıda yer alan risk faktörlerine sahip olan kişilerin erken yaşlardan itibaren kalın bağırsak ve diğer sindirim sistemi kanser taramalarını yapması gerekir.

Öte yandan yüksek kalorili, yüksek proteinli, liften fakir, kızarmış ve konserve edilmiş yiyecekler bağırsak fonksiyonlarını olumsuz etkiler. Bu nedenle günlük diyette taze sebze ve meyveyle, lifli gıdalara daha fazla yer açılmalı. Bol su tüketmeye özen gösterilmeli, mutlaka spor yapılmalı

KOLON KANSERİNİN BELİRTİLERİ NELERDİR?

Kolon kanserinde en sık görülen belirtiler uzun süren ishal ve kabızlık, büyük abdestin incelmesi, anüsten ve büyük abdestten kan gelmesi, büyük abdestte beyaz kıvamlı salgıdır.  Bunun dışında

  • Bağırsakların yeterince boşalamaması hissi,
  • Dışkılama güçlüğü
  • Ağrılı dışkılama
  • Açıklanamayan kilo kaybı
  • Kusma

Belirtileri de kolon kanseri bir diğer adıyla kalın bağırsak kanserinin en önemli belirtileri arasındadır.

Bunun dışında kolon (kalın bağırsak) kanserinin ilerlediği ve bağırsağı tıkadığı durumlarda ise karında şişlik ve ağrı oluşmaktadır.  Bu tür şikayetleri olanların zaman kaybetmeden bir doktora başvurması, erken tanı hayati önem taşır.

Kolon kanseri bağırsaktaki konumuna göre farklı belirtiler gösterebilir. Bağırsağın sağ tarafında oluşan kolon kanseri ile sol tarafını tutan kolon kanseri farklı belirtiler verebilir.  Bağırsağın sol tarafında meydana gelen tümör,  daha dar bir bölge olması nedeni ile daha çok dışkıda incelme, kanama, dışkı düzeninde değişme gibi şikayetler görülürken, sağ tarafta ise bağırsak daha geniş olduğundan hastada, halsizlik, kansızlık, iştahsızlık ve karın ağrısı gibi belirtiler olmaktadır. Bu bölgede gelişen kanser daha sinsi ve yavaş ilerleyebilir.  Ağrılı dışkılama, demir eksikliği anemisi, karında kitle hissinin kolon kanseri açısından önemli belirtilerdir.

Hastalık ilerlemeden kolon kanseri tanısı konulması yaşam şansını büyük ölçüde artırmaktadır. Bu nedenle erken tanı için kolon kanserinin belirtilerini takip etmek çok önemlidir.

ÜLSERATİF KOLİT VE CROHN HASTALIĞI KANSERE YOL AÇAR MI?

Ülseratif kolit ya da Crohn hastalığı, kalın bağırsağın içini kaplayan dokuların kronik iltihabıdır. Her iki hastalık da kolorektal kanser hastalığı gelişmesi için risk faktörüdür. Uzun yıllar ülseratif kolit hastalığı olan kişilerde, kolorektal kanser gelişme olasılığı oldukça artar. Bu sebeple bu hastaların rutin tarama amaçlı kolonoskopiler yapılmalıdır.

Crohn hastalığında ise, bu hastalığa bağlı oluşmuş bağırsak darlıkları olan bölgelerde de kolorektal kanser gelişme olasılığı artar. Sigara kullanımına davam edilmesi, bu iki hastalık varlığında da kolorektal kanser gelişim riskini önemli ölçüde artırmaktadır.

KOLON KANSERİ NASIL / HANGİ YÖNTEMLELE TEŞHİS EDİLİR?

Kolon kanserinin teşhisi deneyimli Gastroenterologlar tarafından konulur. Kalın bağırsak kanseri, tarama programları içinde yer alan bir kanser türüdür. Kanserden korumak ya da hastalığı erken evrede saptamanın en etkili yolu düzenli olarak yaptırılan endoskopik incelemelerdir. Bunların başında ise kolonoskopi gelmektedir. Kolonoskopi, hem mevcut bir tümörü erken evrede belirleme hem de kansere yol açabilecek polip ve benzeri sorunları daha kanserleşmeden tespit edip kişiyi kanser gelişiminden koruyabilecek özellikte bir işlemdir. 50 yaşın üzerindeki her bireyin risk durumlarına, kişisel sağlık hikayelerine, aile öykülerine göre 2-5 yıl aralıklarla kolonoskopik incelemeden geçmeleri önerilmektedir. Kolonoskopinin hazırlığı ve uygulaması günümüzde hasta için çok daha kolay ve konforlu hale gelmiştir. Yeni kolonoskoplar son derece kolay uygulanıp hastaya rahatsızlık vermeden istenilen sonuçlar alınmaktadır.

Kolon kanseri tanısı uzman hekimler önderliğinde bazı testeler ile konur.  Hastanın doktora başvurması ve fiziki muayenenin ardından aşağıdaki

  • Laboratuvar tetkikleri:Tam kan sayımı, biyokimyasal tetkikler yapılmaktadır. Bunların arasında CEA (Karsinoembriyonik antijen) tetkiki kalın bağırsak kanserlerinde kanda yükselebilen ve tanıya yardımcı olan testlerden birisidir.
  • Dışkıda gizli kan incelenmesi:Son derece basit bir testtir, küçük miktarda dışkı örnekleri laboratuvarda incelenir.
  • Radyolojik tetkikler:Çift kontrastlı kolon grafisi ve bilgisayarlı tomografi yapılmaktadır.
  • Kesin tanı için endoskopik tetkikler:Rektoskopi, sigmoidoskopi, kolonoskopi ve biyopsi yapılmaktadır. Görülen lezyondan parça alınması ve patolog tarafından incelenmesi yapılır.

KOLONOSKOPİ NEDİR? NASIL YAPILIR?

Kolonoskopi, parmak kalınlığında ışıklı ve kıvrılabilen bir hortum şeklinde bir cihaz ile (endoskop), makattan (anüs) girilerek, kalın bağırsağınızın tamamının monitörde incelenmesi ve kolon kanserinin teşhisinde altın standart olarak kabul edilir.

Kolonoskopinin ne sıklıkta yapılması gerektiği, riskin derecesine ve önceki kolonoskopilerde bulunan anormalliklere bağlıdır.

Günümüzde kolonoskopi son derece konforlu bir işlemdir. İşlem öncesinde sakinleştirici bazı ilaçlar (sedasyon) veya anestezi (tam uyuma) yapıldığından hasta hiçbir şey hissetmez.  İşlem genellikle ağrısızdır.  Hasta sırtüstü veya yan tarafa doğru yatarken doktor tetkike başlar.

KOLONOSKOPİ İŞLEMİ NE KADAR SÜRER?

Kolonoskopi işlemi 15 ile 40 dakika arasında sürmektedir. Ayrıca, işlem sonrasında 30 dakika-1 saat civarında bekleme süresi uygulanmaktadır. Klasik kolonoskopi, polip ya da kanser varlığının tanısının konulmasını sağladığı gibi eğer hastada polip varsa onu tedavi edici ve kanser oluşumunu engelleyici özelliğe de sahiptir.

KOLON VE REKTUM KANSERİ EVRELEME NASIL YAPILIR?

I Evre: Erken hastalık evresidir. Kanser hücreleri bağırsağın iç ve orta tabakalarını tutar. Lenf düğümlerinde ve uzak organlarda tutulum yoktur.

II Evre Kanser hücreleri bağırsağın tüm katlarını tutar, en dış tabakaya ulaşır, komşu organ ya da organlara yayılabilir. Lenf düğümlerinde ve uzak organlarda tutulum yoktur.

III Evre. Bağırsak duvarındaki tutulum hangi düzeyde olursa olsun, bağırsak komşuluğundaki lenf düğümlerinde tümör yayılımı vardır.

IV Evre. Hastalığın en ileri safhasını oluşturur. Bağırsak duvarındaki ya da lenf düğümlerindeki tümör yayılımı ne olursa olsun, karaciğer, akciğer, karın zarı (periton), kemik, beyin gibi organlarda metastaz vardır.

KOLON KANSERİNİN TEDAVİSİ NASIL YAPILIR?

Kolon kanserinin tedavisi multidisipliner olarak ele alınmalıdır.

Tüm evrelerde kolon ve rektum kanserinin tedavisi, cerrahi yöntemle gerçekleştirilir. Tümörün kolon ve rektumdaki yerleşim yerine, boyutuna, evresine, hastanın tümör komplikasyonlarıyla (tıkanıklık, delinmesi, kanama gibi) acil koşullarda başvurmasına bağlı olarak cerrahi tedavinin şekli değişebiliyor.

Bazı küçük rektum tümörlerinde anüs yoluyla sadece tümörlü kısmın kesilip çıkartılmasına lokal eksizyon deniyor.

Tümörün yerleşim yerine bağlı olarak kalın bağırsağın bir bölümünün (veya tümünün) ve rektumun bir bölümünün (veya tümünün) kesilip çıkartılmasına rezeksiyon deniyor.

Bu cerrahi teknikte bağırsak ile birlikte komşuluğundaki lenf düğümleri de birlikte çıkartılıyor. Eğer tümör komşu organlara yayılmışsa, radikal cerrahi sırasında bu organların da çıkartılması gerekiyor. Çıkartılan bağırsaktan geriye kalan sağlıklı bağırsak uçları karşı karşıya getirilerek dikiliyor.

III. ve IV. evredeki hastaların ameliyatlarından önce ve/veya sonra tedaviye kemoterapi ve/veya radyoterapi ekleniyor.

KOLON KANSERİNDEN KORUNMAK İÇİN DİKKAT EDİLMESİ GEREKENLER

Kolon kanserini engellemek henüz mümkün olmasa da günlük yaşantıya uygun olmayan beslenme, hareketsiz yaşam, obezite, sigara ve alkol gibi zararlı alışkanlıklara dikkat ederek kolon kanseri riski azaltabilir. Bunun için bazı yaşam değişiklikleri yapılmalıdır. Bunlar;

  • SAĞLIKLI BESLENME:Meyve, sebze ve baklagiller bakımından zengin gıdalarla beslenmek, kolon kanseri riskini azaltmakta fayda sağlar. Kırmızı et ve alkol tüketimi, kolon kanser riskini arttırdığı için ölçülü olmalıdır. Sağlıklı beslenme ve yağ oranı düşük gıdalar tüketme, kilonun belli oranda tutulmasına yardımcı olacaktır.
  • EGZERSİZ: Düzenli egzersiz ve hareket birçok kanser türünde olduğu gibi kolon ve rektum kanseri riskini de azalttığını göstermiştir. Egzersiz programına başlamadan önce doktora danışmak gerekir. Doktor kişiye uygun egzersiz programı konusunda yardımcı olacaktır. Haftada 5 gün veya 5 günden fazla, 30 dk.  süreyle yapılan egzersiz tavsiye edilendir.  Orta derece aktiviteler; tempolu yürüyüş, düz arazide bisiklete binmek.  Hareketli aktiviteler ise; tırmanma ve koşudur.
  • POLİP TARAMA PROGRAMLARIN Özellikle meme kanserinde olduğu gibi, kanser türlerinde uygulanan tarama testleri, kanserin gelişmesini önlemez ancak erken evrede tanı konmasına fayda sağlayarak, tedavide başarı oranını arttırır. Prekanseröz poliplerin belirlenmesi içinde uygulanan tarama testleri sayesinde, kanserin gelişimi önlenebilir. Tespit edilen poliplerin alınması, daha sonra gelişecek kanseri engelleyebilir. Bunun için hekim kontrolünde düzenli kolonoskopi ve rutin tarama testleri yapılmalıdır.