Kalp Sağlığı Merkezi

Kalp Sağlığı Merkezi, kalp hastalıklarının doğru ve erken teşhis edilmesini sağlamak ve kanıta dayalı yenilikçi tedavi yöntemlerini başarıyla uygulamak amacıyla kurulan tam teşekküllü bir sağlık merkezidir.

Biruni Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi Kalp ve Damar Sağlığı Merkezi olarak, bu hastalıkların her biriyle mücadelede en güncel bilgi ve teknolojiyi kullanarak hastalarımıza destek olmaktayız. Merkezimizde, ameliyatsız kalp kapağı değişimi (TAVI), BT anjiyo, holter, koroner anjiyo, kardiyak MR vb. tanı ve tedavi yöntemleri başarıyla uygulanmaktadır.

Kalp Sağlığı Merkezi Nedir?

Biruni Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi Kalp Sağlığı Merkezi, kalp ve dolaşım sistemi hastalıklarının önlenmesi, tanısı, tedavisi ve rehabilitasyonuna odaklanmış, bu alanda uzmanlaşmış sağlık profesyonellerini, ileri teknolojik donanımı ve özel tedavi birimlerini bir araya getiren kapsamlı bir sağlık kuruluşudur.

Kalbimiz, vücudumuzun hayati motoru olup, damar sistemimizle birlikte genel sağlık durumumuzun ve yaşam kalitemizin temelini oluşturur. Ancak, kalp ve damar hastalıkları hem dünya genelinde hem de ülkemizde en sık karşılaşılan sağlık sorunları arasında yer almakta ve maalesef önde gelen ölüm nedenlerinden biri olarak karşımıza çıkmaktadır.

Bu ihtiyaca yanıt vermek amacıyla kurulan merkezimizde, kalp sağlığını en üst düzeyde korunabilmekte, olası hastalıkları henüz erken evrelerdeyken saptanabilmekte, bilimsel verilere dayalı en güncel ve etkili tedavi yöntemlerini kişiye özel bir yaklaşımla uygulanabilmekte ve tedavi sonrası süreçte hastaların yaşam kalitesi artırılabilmektedir.

Kalp Sağlığı Merkezimizde koruyucu hekimlik uygulamalarından detaylı tanısal testlere, ilaç tedavilerinden girişimsel kardiyoloji işlemlerine ve kalp ve damar cerrahisi operasyonlarına kadar geniş bir yelpazeyi kapsar. Multidisipliner bir anlayışla hizmet verilen merkezimizde ekokardiyografi (EKO), efor testi, EKG, ritim ve tansiyon holteri gibi tanı yöntemleri etkin bir şekilde kullanılmaktadır.

Temel tanı yöntemlerine ek olarak, anjiyo (koroner anjiyografi), balon anjiyoplasti, stent uygulamaları gibi modern girişimsel kardiyoloji teknikleri ile bypass ameliyatı, kalp kapakçığı ameliyatı gibi yüksek uzmanlık gerektiren kalp ve damar cerrahisi operasyonları merkezimizde başarıyla gerçekleştirilmektedir. Periferik atardamar hastalıkları, aort damarı rahatsızlıkları ve doğumsal kalp hastalıklarının tanı ve tedavisi gibi özelleşmiş alanlarda da kapsamlı hizmetler sunulmaktadır.

Kalp ve Damar Hastalıkları Nelerdir?

Kalp ve damar sistemi, vücudumuzun en karmaşık ve hayati sistemlerinden biridir. Bu sistemi etkileyen hastalıklar oldukça çeşitlidir ve her birinin kendine özgü nedenleri, belirtileri ve tedavi yaklaşımları bulunmaktadır. En sık karşılaşılan kalp ve damar hastalıkları şunlardır:

  • Koroner Arter Hastalığı: Kalbimizi besleyen atardamarların (koroner arterler) yağ, kolesterol ve diğer maddelerin birikmesiyle oluşan plaklar nedeniyle daralması veya tıkanması durumudur. Kalbe yeterli miktarda kan ve oksijen gitmesini engelleyerek göğüs ağrısına ve tedavi edilmediği takdirde kalp krizine yol açabilir. Başlıca belirtileri arasında göğüs ağrısı, nefes darlığı ve çabuk yorulma yer alır.
  • Kalp Krizi (Miyokard Enfarktüsü): Koroner arterlerden birinin aniden ve tamamen tıkanması sonucu, o damarın beslediği kalp kası bölgesinin yeterli oksijen alamayarak kalıcı hasar görmesi veya ölmesidir. Acil tıbbi müdahale gerektiren, hayatı tehdit eden ciddi bir durumdur. Tipik belirtileri arasında göğüste başlayan ve sol kola, çeneye, sırta yayılan ağrı, soğuk terleme, bulantı ve nefes darlığı bulunur.
  • Kalp Yetmezliği: Kalbin, vücudun doku ve organlarının ihtiyaç duyduğu miktarda kanı etkili bir şekilde pompalayamamasıdır. Genellikle altta yatan başka bir kalp hastalığının sonucu olarak gelişir ve kronik, ilerleyici bir seyir izleyebilir. En sık görülen belirtileri nefes darlığı, bacaklarda ve ayak bileklerinde şişlik, aşırı yorgunluk ve çarpıntıdır.
  • Ritim Bozuklukları (Aritmiler): Kalp atışlarının normalden hızlı (taşikardi), yavaş (bradikardi) veya düzensiz olmasını ifade eder. Ritim bozukluğu, kalbin elektriksel sistemindeki bir sorundan kaynaklanır. Belirtileri arasında çarpıntı, baş dönmesi, sersemlik, bayılma, göğüste rahatsızlık ve nefes darlığı yer alabilir.
  • Kalp Kapak Hastalıkları: Kalbimizde kanın doğru yönde akmasını sağlayan dört adet kapakçık (aort, mitral, triküspit ve pulmoner) bulunur. Bu kapaklardan bir veya daha fazlasının yapısının bozularak daralması (stenoz) veya tam kapanamayarak geriye kan kaçırması durumuna kalp kapak hastalığı denir. Kan akışını zorlaştırarak kalbe ek yük bindirir. Belirtileri arasında nefes darlığı, çabuk yorulma, çarpıntı, göğüs ağrısı ve bacaklarda şişlik bulunur.
  • Aort Damarı Hastalıkları (Aort Anevrizması ve Diseksiyonu): Aort damarı, kalpten çıkan ve tüm vücuda oksijenli kanı taşıyan ana atardamardır. Bu damarın duvar yapısının zayıflaması sonucu belirli bir bölgesinde anormal bir şekilde genişlemesine aort anevrizması denir. Aort diseksiyonu ise aort duvarının iç katmanında bir yırtık oluşması ve kanın bu yırtıktan duvar katmanları arasına sızarak damarı boylu boyunca ayırması durumudur.
  • Doğuştan Kalp Hastalıkları: Doğumdan itibaren var olan kalpteki yapısal bozukluklardır. Bazı doğuştan kalp hastalıkları çocukluk çağında tedavi edilirken, bazıları erişkin yaşta tanı alabilir veya tedavi sonrası uzun süreli takip gerektirebilir.
  • Kalp Zarı Hastalıkları (Perikardit vb.): Kalbi saran çift katlı zar olan perikardın iltihaplanmasına perikardit denir. Genellikle viral enfeksiyonlar sonucu gelişir. En tipik belirtisi, nefes alma ve yatma sırasında artan, ancak öne eğilmede azalan keskin göğüs ağrısıdır. Ateş ve yorgunluk da eşlik edebilir.
  • Kalp Kası Hastalıkları (Kardiyomiyopatiler): Kalp kasının yapısını ve/veya fonksiyonunu etkileyen, genellikle ilerleyici hastalıklardır. Dilate, hipertrofik ve restriktif gibi farklı tipleri bulunur. Kalp yetmezliği ve ritim bozukluğu gibi sorunlara yol açabilir.

Kalp ve Damar Hastalıkları Neden Olur?

Kalp ve damar hastalıkları nadiren tek bir nedene bağlı olarak ortaya çıkar; genellikle birden fazla faktörün karmaşık etkileşimi sonucu gelişirler. Bu faktörlerin bazıları değiştirilemezken, önemli bir kısmı yaşam tarzı seçimlerimizle doğrudan ilişkilidir ve kontrol altına alınabilir. Kalp ve damar hastalıklarının gelişme ihtimalini artıran risk faktörleri şunlardır:

  • İleri yaş
  • Obezite
  • Hareketsizlik
  • Uyku apnesi
  • Genetik yatkınlık
  • Sigara kullanımı
  • Aşırı alkol kullanımı
  • Sağlıksız beslenme
  • Şeker hastalığı (diyabet)
  • Yüksek kolesterol (dislipidemi)
  • Yüksek tansiyon (hipertansiyon)

Kalp sağlığı yönetiminde sadece tek bir risk faktörüne odaklanmak yerine, bireyin tüm risk profilinin bütüncül bir yaklaşımla değerlendirilmesi ve yönetilmesi büyük önem taşır.

Kalp Hastalıklarından Korunma Yöntemleri Nelerdir?

Kalp ve damar hastalıkları, yaşamı tehdit eden ciddi sağlık sorunları olmalarına rağmen, büyük bir kısmının önlenebilir olduğu bilimsel çalışmalarla kanıtlanmıştır. Sağlıklı yaşam tarzı seçimleri yapmak ve düzenli sağlık kontrollerini ihmal etmemek, bu hastalıklardan korunmada atılacak en önemli adımlardır. Kalp hastalıklarından korunmak için etkili yöntemler şunlardır:

  • Stresle başa çıkma yöntemleri geliştirin.
  • Tütün ürünlerinden kesinlikle uzak durun.
  • Alkol tüketiminden olabildiğince kaçının.
  • Sağlıklı ve dengeli beslenmeye özen gösterin.
  • Hareketli bir yaşam tarzı benimsemeye çalışın.
  • Düzenli kardiyoloji kontrollerinizi ihmal etmeyin.

Kalp sağlığını korumak, tek bir mucizevi çözümden ziyade, yaşamın birçok alanında bilinçli ve sürekli çaba gerektiren çok boyutlu bir yaklaşımdır. Bu, sadece belirli bir dönemde değil, yaşam boyu sürdürülmesi gereken sağlıklı alışkanlıklar bütünüdür. Biruni Kalp Sağlığı Merkezi olarak, hastalarımıza sadece hastalık durumunda tedavi sunmakla kalmıyor, aynı zamanda bu yaşam boyu sürecek korunma stratejileri konusunda rehberlik ediyor ve onları bu yolda destekliyoruz.

Kalp Sağlığı Merkezimizde Sunulan Tetkikler Nelerdir?

Kalp ve damar hastalıklarının etkili bir şekilde tedavi edilebilmesi için atılacak ilk ve en önemli adım, doğru tanının konulmasıdır. Doğru tanı, hastalığın tipini, evresini ve ciddiyetini net bir şekilde ortaya koyarak, kişiye özel en uygun tedavi planının oluşturulmasına olanak tanır. Merkezimizde kalp hastalıklarının tanısında kullanılan başlıca yöntemler şunlardır:

  • Kan testleri
  • Kardiyak MR
  • BT anjiyografi
  • Koroner anjiyografi
  • Efor testi (stres testi)
  • Ekokardiyografi (EKO)
  • Ritim ve tansiyon holteri
  • Elektrokardiyografi (EKG)
  • Miyokard perfüzyon sintigrafisi

Kalp hastalıklarının doğru ve erken tanısında ileri teknoloji cihazların kullanılması, tanısal kesinliği artırmanın yanı sıra, invaziv olmayan (girişimsel olmayan) yöntemlerin daha yaygın kullanımına olanak tanıyarak hasta konforunu da önemli ölçüde yükseltir.

Kalp hastalıklarının tanısı genellikle tek bir testle konulmaz. Çoğu zaman, hastanın şikayetleri ve ilk muayene bulgularına göre basit ve minimal invaziv testlerden başlanarak, elde edilen sonuçlara göre gerektiğinde daha karmaşık ve invaziv yöntemlere doğru ilerleyen kademeli bir yaklaşım izlenir.

Kalp Sağlığı Merkezimizde Sunulan Tedaviler Nelerdir?

Kalp ve damar hastalıklarının tedavisinde son yıllarda bilim ve teknolojinin sunduğu imkanlarla devrim niteliğinde gelişmeler yaşanmıştır. Artık birçok kalp hastalığı, kişiye özel olarak planlanan, daha az invaziv ve daha etkili yöntemlerle tedavi edilebilmektedir. Kalp Sağlığı Merkezimizde uygulanan başlıca tedavi yöntemleri şunlardır:

İlaç Tedavisi

Yüksek tansiyon, koroner arter hastalığı, kalp yetmezliği, ritim bozukluğu, yüksek kolesterol tedavisinde ilk ve temel basamağı ilaç tedavisi oluşturur. Kullanılan ilaçlar hastalığın türüne ve şiddetine göre değişiklik gösterir. Tedavide aşağıdaki ilaçlardan yararlanılabilir:

  • Göğüs ağrısını gideren ilaçlar
  • Kalp ritmini düzenleyen ilaçlar
  • Kan basıncını (tansiyon) düşüren ilaçlar
  • Kalp kasının kasılma gücünü artıran ilaçlar
  • Kolesterol ve trigliserid seviyelerini düşüren ilaçlar
  • Kanı sulandırarak pıhtı oluşumunu engelleyen ilaçlar
  • Girişimsel Kardiyoloji Yöntemleri

Bu yöntemler, genellikle açık cerrahiye gerek kalmadan, kateter (ince, esnek bir tüp) adı verilen özel aletler kullanılarak damar içinden yapılan, daha az invaziv tedavilerdir. Girişimsel kardiyoloji, son yıllarda hızla gelişmiş ve birçok kalp hastalığının tedavisinde önemli bir yer edinmiştir. Başlıca girişimsel kardiyoloji yöntemleri şunlardır:

  • Koroner Anjiyoplasti ve Stent Uygulaması: Koroner arterlerdeki ciddi darlık veya tıkanıklıkların tedavisinde kullanılır. Daralmış damar balonla genişletilir (balon anjiyoplasti), ardından damarın açık kalmasını sağlamak için genellikle metal bir kafes olan stent yerleştirilir.
  • Kalp Pili ve ICD Takılması: Kalp pili, kalp atışlarının yavaşladığı (bradikardi) veya düzensizleştiği durumlarda ritmi düzenler. ICD ise hayatı tehdit eden hızlı ve düzensiz ritimleri algılayıp şok vererek normal ritme döndüren gelişmiş cihazlardır. Her iki cihaz da lokal anestezi altında cilt altına yerleştirilir.
  • Ablasyon Tedavisi: Bazı ritim bozukluğu türlerinin kalıcı tedavisinde kullanılan bir yöntemdir. Elektrofizyolojik çalışma (EPS) ile anormal elektriksel odaklar tespit edilir ve özel kateterlerle radyofrekans (yakma) veya kriyoenerji (dondurma) uygulanarak sorunlu doku ortadan kaldırılır.
  • Girişimsel Kapak Tedavileri (TAVI, MitraClip vb.): Açık kalp kapakçığı ameliyatı için yüksek riskli veya uygun olmayan hastalara uygulanır. TAVI, ciddi aort kapak darlığında, kateterle yapay aort kapağı yerleştirilmesini içerir. Ciddi mitral kapak yetersizliğinde ise MitraClip ile kaçağın azaltılması hedeflenir. Her iki işlem de minimal invazivdir ve ameliyatsız aort kapağı değişimini mümkün kılar.
  • Doğuştan Kalp Deliklerinin Kapatılması: ASD, VSD ve PDA gibi bazı doğuştan kalp delikleri, uygun vakalarda ameliyatsız olarak, kateter yoluyla özel kapatma cihazları yerleştirilerek kapatılabilir.
  • Periferik Damar Girişimleri: Kalp dışındaki atardamarlarda meydana gelen darlık veya tıkanıklıkların tedavisinde de anjiyoplasti ve stent yöntemleri kullanılır.
    Kalp ve Damar Cerrahisi Yöntemleri

Bazı kalp ve damar hastalıklarında, özellikle girişimsel yöntemlerin yetersiz kaldığı durumlarda cerrahi müdahale gerekebilir. Kalp ve damar cerrahisi, açık kalp ameliyatı veya daha küçük kesilerle yapılan minimal invaziv tekniklerle gerçekleştirilebilir.

  • Bypass Ameliyatı:  Koroner arterlerdeki yaygın veya kritik darlıkların tedavisinde uygulanır. Vücudun başka bir bölgesinden alınan sağlıklı damar parçaları (greftler), tıkalı koroner arterin ötesine dikilerek kan akışı sağlanır. Ameliyat ortalama 3-6 saat sürer, hastanede kalış süresi genellikle 5-7 gündür.
  • Kalp Kapakçığı Ameliyatı (Tamir veya Değişim): Ciddi kapak darlığı veya yetersizliğinde kapak fonksiyonunu düzeltmek amacıyla uygulanır. Mümkünse hastanın kendi kapağı tamir edilir. Daha iyi uzun dönem sonuçlar sunar ve kan sulandırıcı ihtiyacını azaltabilir. Kapağın tamire uygun olmadığı durumlarda ise yapay kapak takılır.
  • Aort Damarı Ameliyatları (Aort Anevrizması" ve Diseksiyonu): Aort anevrizması (balonlaşma) veya aort diseksiyonu (yırtılma) gibi hayatı tehdit eden durumların tedavisi için ameliyat gerekebilir. Ameliyattaaortun hastalıklı bölümü çıkarılarak yerine sentetik bir damar (greft) dikilir. Uygun hastalarda EVAR-TEVAR yöntemi ile kasıktan girilerek anevrizma bölgesine stentli greft yerleştirilir. Açık cerrahiye alternatiftir.

Biruni Kalp ve Damar Sağlığı Merkezi olarak, uzman kadromuz, ileri teknolojimiz ve hasta odaklı hizmet anlayışımızla, kalp sağlığınızı korumak ve iyileştirmek için her zaman yanınızdayız.

Sık Sorulan Sorular

Anjiyo Nedir, Riskleri Nelerdir?

Koroner anjiyografi (anjiyo), kalp damarlarının özel bir boya maddesi (kontrast madde) verilerek röntgen ışınları altında görüntülenmesi işlemidir. Bu sayede damar darlığı ve damar tıkanıklığı tespit edilir. Genellikle düşük riskli bir işlem olmakla birlikte, her tıbbi müdahalede olduğu gibi nadir de olsa kanama, alerjik reaksiyon veya damar hasarı gibi riskler içerebilir.

Kalp Krizi Riskini Nasıl Azaltabilirim?

Kalp dostu beslenme, düzenli fiziksel aktivite, sigarayı bırakmak, ideal kilonuzu korumak ve stresi yönetmek kalp krizi riskini azaltabilir. Ayrıca, yüksek tansiyon, yüksek kolesterol ve diyabet gibi mevcut sağlık sorunlarınız varsa düzenli doktor kontrolü ve tedavi ile bu riskleri önemli ölçüde azaltabilirsiniz.

Ritim Bozukluğu (Aritmi) Nedir?

Ritim bozukluğu (aritmi), kalbin normalden daha hızlı, daha yavaş veya düzensiz atması durumudur.

Bypass Ameliyatı Sonrası İyileşme Ne Kadar Sürer?

Koroner bypass ameliyatı sonrası hastanede kalış süresi genellikle 4 ila 6 gün arasındadır. Tam iyileşme ve normal günlük aktivitelere dönüş süreci kişiden kişiye değişmekle birlikte ortalama 6 ila 12 hafta sürebilir.

Kalp Kapakçığı Ameliyatında Kullanılan Kapak Türleri Nelerdir?

Kalp kapakçığı ameliyatlarında temel olarak iki tip yapay kapak kullanılır: mekanik kapaklar ve biyolojik (biyoprotez) kapaklar. Mekanik kapaklar çok dayanıklıdır ancak ömür boyu kan sulandırıcı ilaç kullanımı gerektirir. Biyolojik kapakların ömrü daha sınırlıdır (ortalama 10-20 yıl) ancak genellikle uzun süreli kan sulandırıcı ilaç ihtiyacı olmaz.

Aort Anevrizması Belirti Vermeden Büyüyebilir mi? Kimler Risk Altında?

Evet, aort anevrizması genellikle yavaş büyür ve uzun süre belirti vermeyebilir, bu nedenle "sessiz tehlike" olarak da bilinir. Yırtılma riski hayati tehlike oluşturur. İleri yaş, sigara kullanımı, yüksek tansiyon, ailede anevrizma öyküsü ve bazı genetik hastalıklar başlıca risk faktörleridir.

Stent Nedir? Kalbe Neden Stent Takılır?

Stent, kalp damarlarındaki darlık veya tıkanıklıkları açmak ve damarın tekrar daralmasını önlemek amacıyla kullanılan, genellikle metalden yapılmış, küçük, ağ benzeri bir tüptür. Anjiyoplasti işlemi sırasında daralmış bölgeye yerleştirilerek kalbe giden kan akışının sağlıklı bir şekilde devam etmesini sağlar.

Soğuk Havalar Kalp Sağlığını Olumsuz Etkiler mi?

Evet, özellikle bilinen bir kalp hastalığı olanlar, kalp yetmezliği bulunanlar veya ileri yaştaki bireyler için soğuk havalar kalp sağlığını olumsuz etkileyebilir ve kalp krizi riskini artırabilir. Soğuk hava, kan damarlarının büzüşmesine ve kalbin iş yükünün artmasına neden olabilir.