Dünya Görme Günü, tüm dünyanın dikkatini “GÖRME AZLIĞI” ve “KÖRLÜK” üzerine çekmek için her yıl Ekim ayının ikinci haftası Perşembe günü düzenlenmektedir. . Dünya Görme Günü önlenebilir körlük ve görme kusurları konusunda küresel dikkat çekmek için 2020 yılına kadar her yıl Ekim ayının ikinci Perşembe günü düzenlenen farkındalık günüdür. Biruni Üniversite Hastanesi Göz Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Banu Acar, göz sağlığı hakkında bilinçlendiriyor.
“AMAÇ FARKINDALIK YARATMAK”
Dünya Sağlık Örgütü tarafından oluşturmuş bu kuruluş 2000’li yılların başında organizasyon şeması başlatmış ve bu sene bu bunu çok daha güçlü bir şekilde kutlamak üzere farkındalık yaratmak için harekete geçmiş durumda.
Dünya Görme Günü WSD16 için küresel bir tema “BİRLİKTE DAHA GÜÇLÜ ” OLARAK SEÇİLMİŞTİR. Dünya Sağlık Örgütü’nün 2020 vizyonu ”GÖRME HAKKI” Girişimi ile önlenebilir körlüklerin ortadan kaldırılması amaçlanıyor. Dünya Sağlık Örgütü (WHO) ‘nün tahminlerine göre:
* Dünya’da 284 milyon kişi görme engelli,
* Bunların 39 milyonu kör ve 245 milyonu da orta veya ileri derecede görme kusuru vardır,
* Mevcut körlüğün %80’i tedavi edilebilir önlenebilir,
* Görme kusurlularının %90’ı gelişmekte olan ülkelerdedir,
* Görme kusurluların yaklaşık %65’i 50 yaş üzerindedir,
* 19 milyon çocuk görme kusurludur,
“DÜNYADA 246 MİLYON İNSAN GÖRME ENGELLİ”
Dünya Sağlık Örgütü rakamlarına göre dünyada şu anda 284 milyon insan görme engelli, 39 milyon insan ise görmüyor. Bu programlarda amaç görme engelli olan insanların görme sorunlarını düzeltmek üzere bazı önlemler almak, farkındalık yaratmak, görme engelli insan sayısını azaltabilmek. Sivil toplum kuruluşları ve devletin ilgili bakanlıkları farkındalık yaratarak bu sorunların çözümüne yönelik projeler üretmeli.
“ÇOCUKLARIN GÖRME ENGELİ SORUNLARINDA ERKEN TEŞHİS ÇOK ÖNEMLİ”
Çocuklar görme engeli sorunlarını küçük yaşlarda yaşamaya başlayabilir. Erken tanı ve uygun bir tedavi yöntemi ile çocuklarda oluşabilecek görme engeli önlenebilir. Çocuklarımızın bu sorunları genellikle 3 yaşına kadar düzeltilmelidir, yoksa bu sorunlar kalıcı görme kaybına neden olabilmektedir. 3 yaş altındaki çocukların göz taramasının zamanında yapılması gereklidir. Bu konuda aileler eğitilmeli ve bilinçlendirilmelidir. Tıpkı aşılarda olduğu gibi çocuklarda 3 yaş göz muayenesinin zorunlu hale getirilmesi çok doğru bir adım olur diye düşünüyorum.
YETİŞKİNDE GÖZ SAĞLIĞI
Yetişkinde körlüğe yol açabilecek sebeplerden birisi şeker hastalığıdır ve önlenebilir körlük nedenlerindendir. Diyabetin kontrol altına alınması diyabetik retinopati (görme merkezinde oluşabilecek kanama, ödem, yeni damar oluşumu, vb) önler ya da ilerleme hızını yavaşlatır. Bu sebeple diyabet hastalarının 6 ayda bir düzenli olarak göz kontrolü yaptırması çok önemlidir.
Glokom (göz tansiyonu), sinsi başlayan ve yavaş gelişen bir hastalıktır. Genellikle belirti vermez ve hastanın kendisi tarafından hissedilmez. Tedavi uygulanmadığı durumlarda, görme siniri bozulmaya ve sonuç olarak görme alanı daralmaya başlar. Görme siniri tamamen harap olduğunda ise körlük oluşur ve geriye dönüşü yoktur. Bu nedenle şikayet olmasa da yılda bir rutin göz kontrolü gerekir.
Katarakt, göz merceğinin keşifleşmesidir. Önlenebilir körlüklerin en başında gelir. Tedavisi cerrahidir. Kataraktı da ameliyat sürecinin rahat ve çok uzun olmaması adına yıllarca bekletip geciktirmemek gerekir.
Sarı Nokta Hastalığı (Yaşa bağlı makula dejenerasyonu) ise, 50 yaş ve üzeri insanlarda geri dönüşümsüz görme kaybının en önemli nedenleri arasında yer almaktadır. İlerleyen yaşla birlikte, görme noktasında olan hücre kaybı nedeniyle gerçekleşir. Erken dönemde belirlenebilir ve tedavi edilirse, mevcut görme düzeyleri korunabilir ve görme kayıplarının ilerlemesi durdurulabilir. Katarakt ve sarı nokta hastalığı gelişimi açısında sigara içilmemesi ve UV ışınlarına maruz kalınmaması önemlidir.
Sonuç olarak, düzenli olarak yapılan kontrollerle birçok göz hastalığı tedavi edilebilmekte, önlenebilmekte veya durdurulabilmektedir. Göz muayenemizi ihmal etmeyelim.
Dünyayı daha güzel görelim. Dünya görme günümüz kutlu olsun…
Prof. Dr Banu ACAR