Koronavirüs pansemisi yaklaşık 1 yıldır tüm dünyada etkisini sürdürüyor. Koronavirüsten ve bulaşıcı hastalıklardan korunmak ve yayılmasını önlemek için maske, mesafe ve temizlik kurallarına uymak büyük önem taşıyor. Bu önlemlerle birlikte toplumun aşılanması ve Covid- 19’a karşı bağışıklık oluşturulması en önemli öncelikler arasında yer alıyor. Koronavirüs bağışıklığı konusunda yaklaşık 1 yıldır yapılan çalışmalar sonucu onaylanan aşılar sayesinde kişinin kendisini koruması ve başkalarına hastalığı bulaşma riskinin önlenmesi amaçlanıyor.
AŞI NEDİR?
Aşılar vücutta hastalığa karşı koruyucu yanıt oluşturmak için kullanılan maddelerdir. Hastalıklara karşı bağışıklık sağlamak amacıyla yapılan, zayıflatılmış hastalık virüsü, hastalık etkeninin parçalarından
Mikroplar veya virüsler tarafından oluşturulan hastalıklara karşı vücut, bağışıklık sistemi ile yanıt verir. Bağışıklık sisteminin hastalık etkeni vücuda girmeden, yani hastalık gelişmeden, etkeni tanıması ve onu yenecek yanıtı geliştirmesi (Örneğin vücudun gerekli antikoru üretmesi), aşılamanın temel ilkesidir. Bu amaçla hastalık yapma yetisi azaltılmış hastalık etkeni insan vücudu ile tanıştırılmış olur.
Aşılar iğne ve ağız yolla uygulanmaktadır.
AŞILAR HASTALIKLARDA ETKİLİDİR?
Aşılamanın amacı, enfeksiyon hastalıklarına karşı vücudu korumak için bağışıklık sistemini desteklemek. Vücut, söz konusu enfeksiyona karşı bağışıklık kazanır ve hastalığın daha hafif seyretmesini sağlar. Aktif bağışıklık sağlamak için kişiye, enfeksiyon etkeninin antijeni verilir ve vücutta antikor yapımı uyarılır.
Aşılar bağışıklık sistemimizin virus ve bakterileri ve onların zararlı ürünlerini tanımasını sağlar. Böylece gerçek tehlike ile karşılaşınca daha etkili bir savunma mümkün olur. Aşıların sağladığı koruma ile aşının etkili olduğu hastalıklar tamamen önlenebilir veya daha hafif seyredebilir. Geçmiş dönemlerde görülen çocuk felci, kızamık, difteri, boğmaca, kabakulak ve hepatit gibi bulaşıcı hastalıklar aşılama yöntemi ile kontrol altına alınmıştır.
AŞI TÜRLERİ NELERDİR?
Aşılar canlı ve ölü aşı olabilir ya da virüs parçacıklarından oluşabilir. Canlı aşılar değişime uğratılmış, zayıflatılmış bakteri veya virüsleri içerir. Bu aşılar hastalığa yol açmaz, vücutta sınırlı ölçüde çoğalır ve bağışıklık oluştururlar. BCG, çocuk felci, kızamık, kızamıkçık, kabakulak, suçiçeği, sarı humma, tifo aşıları canlı aşılardır. Ölü aşılar ölü tam bakteri veya tam virus aşıları veya bunların parçacıklarını içerir. Boğmaca ve kolera aşıları ölü tam bakteri aşılarıdır. Çocuk felci, hepatit A ve grip aşıları ölü tam virus aşılarıdır. Difteri, boğmaca, tetanus, meningokok, tifo, pnömokok, Haemophilus influenzae B aşıları ise parçacık aşılarıdır.
AŞILARIN YAN ETKİLERİ VAR MIDIR?
Aşılar genel olarak güvenlidir. Yan etkileri çok nadirdir. Yan etkilerin çoğu aşı yerinde küçük rahatsızlıklardır. En sık görülen yan etkiler arasında Ateş, yaygın döküntü, ağrılar nadir olarak görülür. Ölüm ve sakatlıklar çok nadirdir ve genellikle alerjiye bağlıdır. Hastanın ciddi alerjisi varsa bunu belirtmesi önemlidir. Ağır alerji öyküsü olanlar saptanarak bu tabloların çoğu önlenebilir. Aşılar sayesinde milyonlarca ölüm veya sakatlık önlenir.
COVİD-19 AŞISI NEDİR VE COVİD-19’DAN KORUR MU?
Aşılar toplumsal sağlığın korunması çok önemli bir yere sahiptir. Toplumların salgın hastalıkların korunması ancak toplumsal bağışıklığın kazanması ile mümkündür. Bu da aşılama yolu gerçekleştirilir.
Aşılar hastalıkları önleyebilir veya daha hafif seyretmelerini sağlayabilir. Koronavirüs enfeksiyonunun ciddi riskleri ve aşıların sağladığı bağışıklığın yararları göz önünde bulundurulduğunda aşılama toplumsal
Aşıların sağladığı bağışıklığın yararları ve Covid-19 enfeksiyonunun ciddi riskleri değerlendirildiğinde mümkün olan en kısa zamanda aşı olmak en doğru karar olarak öne çıkmaktadır. Maske, mesafe ve temizlik hastalığın yayılmasını önlemek için çok önemlidir, fakat hastalığın toplumda yayılmasının, ağır hastalık ve ölüm gibi ciddi etkilerinin önlenmesinde tek başlarına yeterli değildir. Ancak aşıdan sonra da bir süre daha maske, mesafe ve temizlik önlemlerinin tümüne uymak gerekecektir. Toplumun geniş bir bölümü aşılanarak Covid-19’a karşı bağışıklık kazanırsa, hastalığın başkalarına geçişi azaltılabilir.
ONAY ALAN COVİD-19 AŞILARI HANGİLERİDİR?
Koronavirüs aşısı için çalışmalar devam etmektedir. Onaylanan aşılardan ikisinin (Sinovac ve Biontech/Pfizer) ülkemizde de yakın zamanda kullanıma girmesi beklenmektedir.
CoronaVAC Aşısı
Çin’de üretilen Sinovac şirketinin aşısı CoronaVac inaktive bir aşıdır, 14 gün arayla iki kez uygulanmaktadır. Virüsün çoğaltılması ve sonrasında etkisiz hale getirilmesi ile üretilen cansız, tam virus aşısıdır. Ölü virusla karşılaşan bağışıklık sistemi bunu gerçek bir tehdit olarak algılar ve virüsü tanır. Böylece antikor ve diğer koruyucu mekanizmaları harekete geçirir. Sinovac aşısı buzdolabında 2-8oC’da saklanabilmektedir.
Biontec/Pfizer Aşısı
Bionthec/Pfizer aşısı, 28 gün arayla iki kez uygulanmaktadır. Aşı kapsül içinde mRNA içerir. mRNA insan hücresi içinde virüse ait proteinlerin üretilmesini sağlamaktadır. Bu aşılar, insan vücudundaki hücrelerde, virüse ait proteinlerin benzerlerinin üretilmesini sağlıyor. Böylelikle bağışıklık sistemi tepki olarak antikor üretiyor, virüsle mücadeleye geçiyor. BioNTech-Pfizer aşısının ise eksi 70 derecede muhafaza edilmesi gerekiyor.
Her iki aşı da canlı virus içermez ve Covid- 19 hastalığına yol açması mümkün değildir.
KORONAVİRÜS GEÇİRENLER AŞI OLABİLİR Mİ?
Covid-19 enfeksiyonu geçirenlerin bir bölümünün yeniden enfeksiyonu geçirebildiği bildirilmektedir. Hastalığı geçirmek veya aşı olmanın kişiyi ne kadar uzun bir süre koruduğu henüz tam olarak bilinmiyor. Covid-19 geçirdikten ne kadar sonra aşı yapılabileceği konusunda hekime danışarak, oluşan antikor seviyesine göre planlama yapılmalıdır.
AŞI HANGİ DURUMLARDA YAPILMAMALIDIR?
Koronavirüs hastalığını halen geçirmekte olanlara, grip olanlara ya da ateşli herhangi bir soğuk algınlığı olanlara aşının yapılmaması gerekiyor. Bu durumda bulunan hastalara, aşının yapılabilmesi için öncelikle tekrar sağlıklarına kavuşmalarının beklenmesi gerekiyor.
Aynı kural, karantinadaki kişiler için de geçerli. Bu kişilerin öncelikle karantina sürelerini doldurmaları ve aşıyı ancak koronavirüs olmadıklarının anlaşılması üzerine yaptırmaları mümkün. Ayrıca doktorların kişilerin, aşının yapılmasına engel teşkil edebilecek bir diğer hastalığı olup olmadığını değerlendirmesi gerekiyor. Yine aşıda yer alan bazı maddelere alerjisi olanların da bu aşıları olmaması gerekiyor.
Bu arada bahar alerjisi, saman alerjisi olanlar ile kimi gıda ürünleri ve hayvanlara alerjisi olanların aşı olmasında sıkıntı olmayacağı belirtiliyor. Diyabet hastası, aşırı kilolu ve zayıf bağışıklık sistemi olanların da aşı olması gerektiğine, koronavirüsün bu grupta yer alan kişilerde çok daha ağır seyrettiğine dikkat çekiliyor.
AŞI SONRASI YAN ETKİ BEKLENİR Mİ?
Covid-19 aşıları sonrasında aşının yapıldığı yerde ağrı, ateş, halsizlik gibi belirtiler görülebilir. Bunlar vücudun aşıya karşı gösterdiği tepkinin doğal bir sonucudur ve genellikle bir süre sonra kendiliğinden düzelecektir. Aşının etkinliğini nasıl etkileyecekleri şu an bilinmediği için yan etkilerin görülmemesi için önceden ilaç kullanılması önerilmemektedir. Aşılara bağlı ciddi yan etkiler genellikle alerjik etkilerdir. Ciddi alerjisi olanlar bunu mutlaka aşı öncesinde bildirmelidir.
AŞI SONRASINDA KORUNMA ÖNLEMLERİNE DEVAM EDİLMELİ Mİ?
Tüm dünyada yaygın bir salgınla karşı karşıyayız. Aşının hastalığı önemli oranda önlediği bilinmektedir fakat bulaşmayı ne kadar ve ne süreyle önlediği zaman içinde ortaya çıkacaktır. Aşı olanlar ve hastalığı geçirenler de maske, mesafe ve hijyen kurallarına mutlaka uymaya devam etmelidir.
COVİD-19 AŞISI ÇOCUKLARA UYGULANACAK MI?
Tüm dünyada olduğu gibi ülkemizde de Covid-19 aşısı ilk önce sağlık çalışanları ve hastalığın ağır seyretmesi beklenen kişilere uygulanması planlanmaktadır. Çocuklara aşının uygulanıp uygulanmayacağı, uygulansa da ne yapılacağı konusunda henüz bir çalışma bulunmamaktadır.
Bu içeriği faydalı buldunuz mu?